bu şehrin üzerine kusmalıyım, aylarca hapsolduğum tepeden! sevilmişten ayrıyım, sevenimden uzak zaten! özgürlüğüm sıkışmış tepe-gök arasına gökyüzüne dağılmış kalbim ki; o da solmuştur yalnızlıktan... yalnızlıktan bir özgünlüğüm kaldı şimdi, benzemiyor konuşamamam hiçbir kekemeninkine aylardır hapsolduğum tepede...
kimse yokmuş civarımda anlayan yüreğimi! görmemiştim hiçbir zaman, bu denli anlamsızlaşan sözleri! mantık aranmaz mı kelimelerde? zira, bulan yok anlam bende, aylardır hapsolduğum tepede...
ağzımdan çıkan her sözcük, kusmuk gibi sıçrıyor bu yoz şehre. ve sigaramın dumanıyla, düşünce yükseliyor göklere! bu şehir mi dar geldi yoksa, ben mi fazlayım bu kente? türküsü,konuşması, hiçbir tınısı... hitap etmiyor hiçbir şekilde beynime aylardır hapsolduğum bu tepede...
yalnızlık çekiyor sürekli zihnim. nasıl olmaz konuşacak bir eş beyin, aylardır hapsolduğum tepede ve bu kentte? ölür mü acaba insan, anlatacak birini bulamazsa bu demde?
haykırmalıyım tüm bildiklerimi ve sormalıyım soru işaretlerimi bu şehre! aylarca hapsolduğum tepeden, kusmalıyım herşeyimi bu kente...