(İbrahim Alâeddîn'e)
I
Ey şimdi köyünden pek çok uzakta,
Ey şimdi bir yığın kara toprakta
Uyanmaz uykuya dalan yiğitler!
Şehîdli'k şânmı alan yiğitler!
Yan yana dizilen mezarlarınız
Zemine semavî iftihar olmuş.
Dünyâya kapanan nazarlarınız
Tanrı'nın mağfiret nuruyla dolmuş.
Ne alçak görünür şu fânî hayât,
Baktıkça samîmî uzletinize.
Bir ânda coşarak ağlarım, heyhat!..
Günah-kâr gözyaştm lâyık mı size?.
Hayır, sanmayın ki bu gözyaşlarını
Kirletmek istiyor merkadinizi.
Ey benim kaybolan arkadaşlarım,
Ben görmek isterim bir daha sizi.
Lâ'net, gözlerimde duran gölgeye;
Ağlarım bu gölge şilinsin diye.
Âh, o gölgedir ki hayâta tapar;
Gözümün nurunu sizlere kapar;
Beni bir vefasız riyâ-kâr yapar!..